Türkiye Tüp Mide Ameliyatı İçin Güvenli Mi?

Türkiye Tüp Mide Ameliyatı İçin Güvenli Mi?

Tüp mide ameliyatı obezite cerrahisinde sıklıkla kullanılan ameliyatlardan biridir. Bu uygulama tıp dilinde Sleeve Gastrektomi ismi ile de bilinir. Uygulamada midenin cerrahi işlemler yardımıyla tüp haline getirilmesi sağlanır. Sindirim sistemine bakıldığında bu sistemin neredeyse tamamının bir tüp şeklinde olduğu görülür. Bağırsaklar ve yemek borusu ince uzun bir görünüme sahipken mide daha çok gıda alabilmesi için bir kese şeklindedir. Ameliyat ile midenin büyük bir kısmının dönüştürülemeyecek şekilde çıkarılması yemek borusu ve sonrasında bağırsaklarla bir sistem haline getirilmesi sağlanır. Bu uygulamada mideye herhangi bir tüp ya da yabancı bir cismin yerleştirilmesi işlemi gerçekleştirilmez. Midenin şeklinin tüpe benzemesi nedeniyle uygulama tüp mide olarak isimlendirilir.

Tüp mide işleminde tek etki mide hacminin küçültülmesi değildir. Mide küçültülerek tüp şekline getirildiği zaman mideden salgılanan açlık hormonları da bu durumdan ciddi bir şekilde etkilenir. Kişilerde yemeye karşı istekler azalacak ve bunun yanında beyin de daha az açlık hissedecektir. Tüp mide ameliyatı mekanik etkilerinin yanında hormonal açıdan da etkiler oluşturması ile dikkat çeker.

Hangi Hastalıklarda Tüp Mide Ameliyatı Tercih Edilir?

Tüp mide uygulaması öncelikle morbid obezite hastalığının tedavi edilmesinde tercih edilir. Morbid obezite yanında tip 2 diyabet rahatsızlığı gibi hastalıkların tedavisinde de büyük oranda fayda sağlar. Fakat burada asıl hedefin obezite değil de tip 2 diyabet hastalığı gibi rahatsızlıkların olması halinde bypass grubu ameliyatlar çok daha başarılı olur.

Tüp mide ameliyatları ileri derecede obezite hastalığı olan kişilerde geçiş ameliyatı olarak tercih edilebilir. İleri derece obez hastası grubunda yer alan kişilerde bypass grubu ameliyatlara hazırlık amacıyla tüp mide ameliyatı kullanılır.

Tüp Mide Ameliyatı Uygulaması Nasıl Yapılır?

Tüp mide işlemi genel anestezi altında yapılan ameliyatlardan biridir. Bu uygulama çoğunlukla kapalı yani laparoskopik olarak uygulanmaktadır. Cerraha ya da hastalara bağlı olarak tek bir delikten ya da 4-5 delikten uygulama gerçekleştirilebilir. Bunun yanında tüp mide ameliyatının robotlar ile yapılması da mümkündür. Uygulama sırasında açılan delikler çok küçük olduğundan estetik bakımdan ileri sorunlara neden olmaz.

Ameliyat esnasında midenin çok fazla küçültülmemesi için yemek borusunun çapı kadar mide girişine bir kalibrasyon tüpünün yerleştirilmesi sağlanır. Bu kalibrasyon tüpü ile mide, yemek borusunun devamı gibi küçültülür. Bu sayede midede aşırı darlık ve tıkanma gibi problemlerin de önüne geçilmiş olur. Damarlanma ve kanama ile alakalı önlemlerin alınmasının ardından midenin özel kesici ve kapatıcı aletler kullanılarak kesilmesi işlemi gerçekleştirilir.

Tüp mide ameliyatının bitmesinden sonra ameliyat başında yerleştirilmiş olan kalibrasyon tüpü çıkarılır. Ameliyat esnasında bir ya da daha fazla teknik kullanılarak midede herhangi bir kaçak olup olmadığının test edilmesi işlemi gerçekleştirilir. Bunun yanında benzer testler tüp mide ameliyatının ardından da yapılır.

Tüp Mide Ameliyatı Hangi Hastalar İçin Uygun Bir İşlemdir?

Tüp mide ameliyatları özellikle morbid obez hastası olan kişilere uygulanan cerrahi tekniklerden biridir. Klasik metabolik cerrahi ya da mide bypass ameliyatları kadar etkili bir yöntem olmasa da tip 2 diyabet sorunlarının çözülmesi açısından olumlu sonuçlar sağlar.

Kontrol altında tutulamayan diyabet ya da ileri derece reflü sorunları olan kişilerde tüp mide ameliyatları tercih edilmez. Obezite haricinde eğer diyabet hastalıkları hedefse daha etkili yöntemler tercih edilir. Bunun yanında tüp mide ameliyatını ileri dönemlerde farklı ameliyat tekniklerine dönüştürmek de mümkündür. İkinci bir cerrahi uygulaması ile tüp mide uygulamaları mide bypassı ya da Duodenal Switch gibi metabolik cerrahi tekniklerine dönüştürülebilir.

Tüp Mide Ameliyatı Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler

Tüp mide ameliyatı öncesi kişilerin geniş tetkiklerden geçmesi gerekir. Tüp mide ameliyatına engel teşkil eden kalp rahatsızlıkları ve mide ülseri gibi problemlerin olup olmadığı araştırılır. İlk önce ameliyata engel olan sorunlar giderilerek kişilerin cerrahi işlemlere uygun bir hale getirilmesi sağlanır. Bazı durumlarda tüp mide ameliyatından önce uygulanan bu tedavilerin aylarca sürdüğü durumlar söz konusu olabilir. Bunun haricinde diyet uzmanları ve psikiyatri uzmanlarının da hastalarını kontrollerini gerçekleştirerek ameliyat konusunda uygunluklarını değerlendirmesi gerekir. Bu ameliyatta önemli olan hastaların obezite problemlerinin sorunsuz bir şekilde giderilmesidir.

Hastaların ameliyat gününde hastaneye yatış işlemleri gerçekleştirilir. Ameliyatın ardından da kişilerin 2-3 gün kadar hastanede yatması gerekir. Ciddi kilo problemleri bulunan ve özellikle karaciğer yağlanmasının ön planda olduğu kişilerde ilk önce 10-15 gün kadar özel bir diyet uygulanır. Özel diyet programı ile karaciğer küçültülür ve ameliyatın çok daha risksiz bir hale getirilmesi sağlanır.

Tüp Mide Ameliyatında Yaş Sınırı Var Mıdır?

Genel açıdan kişisel gelişimini tamamlamamış yani 18 yaşını doldurmamış kişilerde tüp mide ameliyatı da dahil olmak üzere obezite cerrahi uygulanmaz. Fakat bazı nadir durumlarda uzun bir süre beslenme, çocuk psikiyatrisi, endokrin, çocuk gelişimi uzmanlarının denetiminde yeterli kilo verilememesi ve hastaların ciddi metabolizma sorunlarının yaşaması halinde cerrahi uygulamalar düşünülebilir. Fakat bu durum oldukça nadir gerçekleştirilir.

İstisnai durumların haricinde 18 yaşından önce hastalara tüp mide ya da diğer obezite cerrahi uygulamaları yapılmaz. Tüp mide ameliyatlarında üst sınır ise 65 yaş olarak kabul edilir. Hastaların genel durumları iyi olması, cerrahi işlemleri kaldırabileceklerinin düşünülmesi ve beklenen hayat süresinin uzun olması halinde daha ileri yaşlarda da bu ameliyat tercih edilebilir.

Tüp Mide ameliyatı İçin Uygun Kilo Ağırlığı Nedir?

Tüp mide ameliyatının da yer aldığı obezite ameliyatlarında cerrahi işlemlere karar verme aşamasında fazla kilolar değil vücut kitle indeksi dikkate alınır. Vücut kitle indeksleri kişilerin kilogram cinsinden ağırlıklarının metre cinsinden boyunun karesine bölünmesi ile elde edilir. Vücut kitle indeksi 25 ile 30 arasında olan kişiler obez grubunda yer almaz. Bu kişiler fazla kilolu olarak isimlendirilir. Fakat vücut kitle indeksi 30 ve daha üzerinde olan kişiler obezite sınıfında yer alır. Obez sınıfında olan her hasta tüp mide ya da diğer obezite cerrahi işlemleri için uygun olmayabilir. Vücut kitle indeksleri 35 üzerinde olan ve obezitenin getirdiği rahatsızlıkları ve hastalıkları bulunan kişiler tüp mide ameliyatı olabilirler. Vücut kitle indeksi 40 üzerinde olan kişilerin herhangi bir rahatsızlığı olmasa da tüp mide ameliyatı olmalarında herhangi bir sıkıntı yoktur.

Bu hesaplamalar içerisinde kontrolsüz diyabet istisna bir durumdur. Kişilerin diyabet sorunları bütün diyet ve medikal tedavilere rağmen kontrol altına alınamıyorsa vücut kitle indeksinin 30-35 arasında olması halinde de metabolik cerrahi işlemleri uygulanabilir.

Tüp Mide Ameliyatı Sonrası Kilo Verme

Tüp mide ameliyatı işlemlerinde mide yemek borusunun devamı niteliğinde küçültülerek uygulama sağlanır. Mide hacminin küçülmesinin yanında açlık hormonu olarak adlandırılan ghrelin salgılanması da ciddi derecelerde azalacaktır. Midenin hacim olarak küçülmesi ve açlık hormonun daha az salgılanması ile kişilerin iştahlarında da azalma olur. İştahı kesilen, daha hızlı bir şekilde doyan ve daha az beslenen kişilerde ameliyattan önce ve sonra doğru beslenme ile alakalı bilgilendirmeler yapılmalıdır. Ameliyattan sonra kişiler çok az gıda ile doyduklarından bu gıdaların kaliteli olması, protein, vitamin ve mineral açısından zengin olması önemlidir.

Tüm Mide Ameliyatı Kimlere Uygulanmaz?

Aktif kalp rahatsızlıkları, kanser ve ileri derece akciğer yetersizliği bulunan kişiler tüp mide ameliyatı için uygun değildir. Bunun haricinde belli bir bilinç seviyesinde olmayan hastalarda da ameliyat önerilmez. Kendi iyiliği konusunda bilinçsiz olan ve bunun yanında doğuştan veya sonradan geçirilen hastalıklar nedeniyle bilinç düzeyleri düşük olan kişilerde bu ameliyatlar tavsiye edilmez. İleri derecelerde reflüsü bulunan kişiler ve ameliyatın ardından beslenme kurallarını kabul etmeyen bireyler için de tüp mide ameliyatları uygun değildir.

Tüp Mide Uygulamalarının Avantajları Nelerdir?

Tüp mide ameliyatı avantajları genel olarak iki grup altında incelenir.

Ameliyat Olmamaya Göre Avantajlar

İlaç, diyet ya da spor obezite cerrahi kadar başarılı sonuçlar sağlamaz. Bu tip hastalarda tüp mide ya da diğer obezite cerrahi yöntemleri ile gerçekleştirilen ameliyat sonuçları her zaman daha iyi sonuçlar verir.

Diğer Cerrahi Uygulamalara Göre Avantajları

Obezite cerrahi yöntemleri arasında yer alan ve eskiden uygulanan kelepçe yöntemine göre tüp mide ameliyatı çok daha etkindir. Tüp mide ameliyatının uygulanmaya başlaması ile birlikte kelepçe gibi yöntemler nadiren kullanılmaktadır. Tüp mide ameliyatında beslenme esnasında gıda geçişleri normal bir şekilde olur. Normal insanlarda olduğu gibi yemek borusu, mide ve bağırsak şeklinde ilerler. Bu bakımdan insan anatomisi ve sindirim sisteminin doğal işleyişine uygun olan cerrahi yöntemlerden biridir. Cerrahi bakımdan kolay ve kısa süren bir uygulama olması ile dikkat çeker. Hızlı yapılması nedeniyle anestezi süresi de oldukça kısadır. Bu sebeple anesteziye bağlı meydana gelebilecek komplikasyon oranları da son derece azdır. Bu avantajları nedeniyle tüp mide ameliyatı tüm dünyada tercih edilen obezite cerrahi tekniklerinden biridir.

Tüp Mide Ameliyatının Riskleri Nelerdir?

Tüp mide ameliyatı riskleri 3 gruba ayrılır.

Obez Hastalarda Ameliyat Riskleri

Obez hastaların ameliyatlarında akciğer, kalp, emboli atma, böbrek yetmezliği, akciğerin sönmesi, kas yıkımı gibi çeşitli riskler bulunur. Bu riskler yalnızca tüp mide ameliyatları için geçerli değildir. Obez hastalara uygulanan tüm cerrahi işlemlerde bu riskler görülebilir.

Tüp Mide Ameliyatı Riskleri

Tüp mide ameliyatı sonrası kişilerde ileride reflü problemleri meydana gelebilir. Mide kanaması ya da karın içinde kanama gibi riskler söz konusudur. Tüp şeklini alan midede genişleme problemleri yaşanabilir. Erken dönemde en sık karşılaşılan risklerden biri de kaçak sorunlarıdır. Mide genişlemesi durumlarının söz konusu olması halinde kişiler yeniden kilo alabilirler. Midede boşalma güçlükleri ve kişilerin karnında şişme, bulantı ya da kusma gibi sorunlar yaşanabilir.

Genel Cerrahi Riskleri

Cerrahi işlemlerin tamamında hastalarda görülebilecek birtakım riskler bulunur. Ameliyat olan hastalarda kanama olması ya da enfeksiyon oluşması gibi durumlar söz konusu olabilir. Tüm bu riskler tüp mide ameliyatı olan bireylerde de görülebilir.

Tüp Mide Ameliyatından Sonra Beslenme

Tüp mide ameliyatından sonra beslenme konusunda hastaların dikkatli olması oldukça önemlidir. Tüp mide ameliyatının ardından hastaların ilk 10-14 günlük süreçte sıvı bir şekilde beslenmesi gerekir. Sonrasında sağlıklı beslenme ve yaşam tarzının benimsenmesi adına metabolizma ve endokrinoloji uzmanlarının özel hazırladıkları diyetlere uyulmalıdır.

Midenin beslenme konusunda zorlanması halinde yeniden genişleme durumları söz konusu olabilir. Bu durumda da kişiler tekrardan kilo alabilirler. Bu açıdan protein seçimleri operasyondan sonraki beslenmede son derece önemlidir. Hastalar için belirlenmiş olan protein miktarlarının gün içinde tüketilmesine özen gösterilmelidir. Balık, hindi, tavuk, yumurta, süt ve süt ürünleri gibi protein açısından zengin olan besinlerin tüketilmesine dikkat edilmelidir.

Protein ağırlıklı beslenmenin yanında meyve, sebze kuruyemiş gibi besinlerin diyete dahil edilmesi de önemli bir konudur. Hastaların gün içinde en az 3 ana öğün tüketmesi gerekir. Bunun yanında 2 ara öğün tüketilmesi de sağlıklı beslenme açısından daha iyi olacaktır. Böylece midenin aç kalması ve aşırı dolması durumları söz konusu olmaz. Metabolizma daha hızlı çalışacağı için kilo verme de daha kolay olur.

Bu dönemde vücudun susuz bırakılmaması da diğer önemli faktördür. Kişilerin günde en az 6-8 bardak su tüketmeye dikkat etmeleri gerekir. Doktor tarafından gerek görülmesi halinde besin, mineral ve vitamin takviyeleri de düzenli bir şekilde kullanılmalıdır.

Tüp Mide Ameliyatı ile Ne Kadar Kilo Verilir?

Tüp mide ameliyatı olan bireylerde ameliyattan sonraki 5 yıllık süreçte fazla kilolarının yarısından fazlası verilir. Tüp mide ameliyatında besin emilimi bozukluğu mide bypass ameliyatına nazaran çok daha az olduğu için tüp mide ameliyatından sonra sürekli vitamin ve mineral almaya ihtiyaç duyulmaz.

Tüp Mide Ameliyatının Ardından Yeniden Kilo Alınır Mı?

Tüp mide ameliyatından sonra yeniden kilo alma durumları yaklaşık %15 kadardır. Bu sebeple ameliyat olan kişilerin yeniden kilo almalarını engellemek adına doktor kontrollerinin titiz bir şekilde gerçekleştirilmesi önemli bir konudur.

Tüp mide ameliyatı olan kişiler obezite ekipleri tarafından düzenli bir şekilde takip edilmelidir. Bu sayede bireylere bütünsel olarak tıbbi tedavi uygulanmış olur.

Tüp Mide Ameliyatı Sonrası Egzersiz

Tüp mide ameliyatından sonra spor ve egzersiz yapmak için doktor onayı alınmalıdır. Tüp mide işlemleri önemli bir ameliyat olduğu için bölgeyi zorlayacak ve sıkıştıracak egzersizlerden uzak durulmalıdır. Tüp mide ameliyatı sonrası egzersiz çoğunlukla ameliyatın üstünden en z 3 ay geçtikten sonra başlanır. Başlangıç için tempolu yürüyüşler yapmak ideal olacaktır. Yürüyüşlerin doktorun belirlemiş olduğu sürelerde ve tempolarda gerçekleştirilmesi önemlidir. Çok fazla efor sarf etmekten kaçınmak gerekir. Özellikle sporda karın hareketleri ve ağırlık kaldırma gibi egzersizlerde uzak durmaya dikkat edilmelidir.

Egzersizlerde mümkün olduğu kadar kas ve kemik yapılarını geliştirecek ve bunun yanında kondisyonu yükseltecek egzersizler tercih edilmelidir. Kişilerin vücudunu çok yormadan fakat kaybettiği kiloları sebebiyle vücutta meydana gelebilecek deformasyonları önlemek adına spor yapması son derece önemlidir.

Tüp Mide Ameliyatından Sonra Sosyal Yaşam

Tüp mide ameliyatları çoğunlukla 30-90 dakika arasında gerçekleştirilir. Kişilerin anatomilerine ve cerrahlara bağlı olarak bu sürelerde değişiklik olabilir. Bu ameliyatların mümkün olan en ideal şekilde yapılması son derece önemlidir.

Tüp mide ameliyatının ardından kişilerin hastanede kalma süreleri 2-3 gün kadardır. Ameliyatı başarılı şekilde geçen ve herhangi bir sıkıntısı olmayan hastalar ameliyattan yaklaşık 5 gün sonra iş yaşamlarına dönebilirler. Bunun yanında kişiler eğer isterlerse gece dışarı çıkma, sinemaya gitme gibi aktiviteleri de gerçekleştirebilir. Fakat bu süreçte kişilerin ameliyattan sonraki beslenme kurallarına uymaları büyük önem taşır.

Türkiye’de Tüp Mide Ameliyatlarının Başarısı

Türkiye tüp mide ameliyatlarını başarılı bir şekilde gerçekleştiren ülkelerden biri olduğu için sağlık turizmi açısından da sıklıkla tercih edilir. Gerek kliniklerin donanımları gerekse cerrahların deneyimli olması bakımından bu ameliyatlar sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilir. Üstelik Türkiye’de dövizin yüksek olması nedeniyle yurt dışından gelen hastalar son derece uygun fiyatlara bu işlemleri gerçekleştirebilirler. Türkiye’de tüp mide ameliyatı fiyatları ve uzman hekimler ile ilgili detaylı bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

 

Yorum Yazın

Ücretsiz Danışmanlık